TRABZON – Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin Ortahisar ilçesine bağlı Düzyurt Mahallesi’ne taşımak istediği küçük sanayi siteleri için mahalle halkı tepki gösteriyor. Danıştay’ın olumsuz kararına rağmen yapılmak istenen proje ile bölgede ‘nitelikli tarım toprağı’ kaybedileceği belirtiliyor.
31 Mart Yerel Seçimleri’nde AK Parti’den Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ahmet Metin Genç’in en önem verdiği projelerinden biri de şehir merkezinde kalan küçük sanayi sitelerinin şehir dışına taşınması oldu. Seçimlerden 2 ay kadar sonra sürecin başladığını duyuran Genç, kent merkezindeki 5 ayrı küçük sanayi sitesinde yer alan bin 700’e yakın işyerinin tek çatı altında toplanacağını bildirdi.
TRABZON’UN EN DÜZLÜK ARAZİSİ SANAYİ SİTESİ İÇİN SEÇİLDİ
Sanayi sitelerinin taşınması için ise Düzyurt Mahallesi seçildi. Arazi yapısının eğimli dik yamaçlardan ve vadilerden oluştuğu Trabzon’da kent merkezine en yakın düz arazinin bulunduğu alan olan Düzyurt, şehrin güneyine doğru gelişebileceği bölge olarak öne çıkıyordu. Çoğunluğu fındık bahçeleriyle dolu tarım arazisi olan Düzyurt’taki 670 dönümlük alanın küçük sanayi sitesi olarak planlanması hem mahalle halkının hem de meslek odalarının tepkisini çekti.
Tarım arazisi olan alanın hüviyetini değiştirmek için 2020 yılında Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar değişikliği, Şehir Plancıları Odası Trabzon Şubesi’nin açtığı dava sonucu iptal edilmişti. Danıştay’ın kararının onaylandığı üst davada verilen kararda “Yeni kentsel gelişme alanları için tarım alanlarının kullanılması kamu yararı açısından olumsuz değerlendirilmektedir” ifadelerine yer verilmişti. Danıştay’ın kararına rağmen projeyi bu bölgede yapmak isteyen Büyükşehir Belediyesi, kararın sanayi alanlarını kapsamadığını iddia ediyor.
Yaşam alanlarını ve topraklarını kaybetmek istemeyen Düzyurt halkı hukuksal mücadelesinin yanında yaptığı eylemlerle de projenin hukuksuz olduğunu ve iptal edilmesi gerektiğini bir süredir dile getiriyor.
Mahalle halkından Yavuz Genç, ata topraklarının ellerinden alınmasına izin vermeyeceklerini belirtti. Yaşam alanlarından kopmak istemediklerini kaydeden Genç, bölgedeki tarımsal alanlardan geçimlerini sağladığını ve başka bir bölgede tarım, fındık üretimi yapamayacaklarını dile getirdi.
‘ARAZİLERİMİZİN TAMİRHANELERLE ANILMASI MANTIK DIŞI’
Şehrin topografik ve tarımsal olarak en iyi alanına küçük sanayi sitesi yapmanın akıl dışı olduğunu vurgulayan Genç, “Düzyurt Mahallemiz, Trabzon şehir merkezine 6 kilometre uzaklıkta olmasına rağmen, kentteki en düz alanlara sahip bir mahalle. Arazi yapısıyla burası Trabzon’un geleceğinin şekilleneceği bir alan. Düzyurt güneşi doğuşundan batışına kadar alan ender arazilerden birine sahip” dedi.
“Düzyurt’un Trabzon’a nefes aldıracak projelerle şekillenmesi gerekirken tamircilerle, hurdacılarla anılması mantık dışı” diyen Genç, mahallelerinin sanayiyle kirlenmesine izin vermeyeceklerini söyledi.
Projeyle alakalı mahalle halkı olarak randevu taleplerine rağmen Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’le görüşemediklerini ve imar komisyondan üyelerin kendilerine bilgi verdiğini kaydeden Yavuz Genç, “Bizleri mağdur etmeyeceklerini söylüyorlar ama net açıklamaları yok. Hukuksal olarak mücadelemiz devam ediyor. Rant için ne yaşam alanlarımızı vereceğiz ne de Trabzon’un geleceğinin karartılmasına izin vereceğiz” sözlerini kullandı.
‘KENDİ HAZIRLADIKLARI PLAN BİLE RAPORA AYKIRI’
TMMOB’a bağlı Şehir Plancıları Odası Trabzon Şubesi Düzyurt bölgesinin imara açılmasına karşı daha önce açtığı iki davayı da Danıştay’da kazandı. Bölgenin iki mahkeme kararına rağmen yeniden sanayi sitesi projesiyle anılmasının doğru olmadığını kaydeden Şehir Plancıları Odası Trabzon Şubesi Sözcüsü Ercan Şen, Danıştay’ın kararında bölgede tarımsal toprak kaybı olacağı için imar faaliyeti yapılamayacağını hatırlattı.
Trabzon’da şehir merkezi içinde kalan 5 küçük sanayi sitesinin taşınmasını elzem gördüklerini ve kentin bunlardan arınması gerektiğini belirten Şen, “Biz oda olarak bilimsel çalışma yapılmasını ve bu çalışmanı verilerine istinaden ortaya çıkan bölgeler etüt edilsin dedik. Büyükşehir Belediyesi de KTÜ’ye rapor hazırlattığını ve en uygun yerin Düzyurt çıktığını söylüyor. Ancak Büyükşehir Belediyesi zaten imar planını hazırlayıp alanı seçerek rapor hazırlattı. Fakat mevzuat öyle söylemiyor. Bir alan seçimi yapılırken önceden analizler, bilimsel raporlar hazırlanır ona göre imar planı yapılır. Burada her şey tamamlanıp kılıfına uydurulmaya çalışılıyor. Kaldı ki üniversitenin hazırladığı bilimsel rapora göre bile 700 dönümlük alanın sadece 200 dönümlük alanı uygun olarak değerlendiriliyor. Yani kendi hazırladıkları plan bile rapora aykırı” dedi.
‘2 BİN DÜKKAN AYNI YERDE TOPLANIRSA TRAFİK YOĞUNLUĞU OLUR’
Küçük sanayi sitelerinin hepsinin aynı bölgeye taşınmasının doğru bir karar olmadığını dile getiren Şen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Planladıkları yere 2 bin civarı dükkan getireceklerini söylüyorlar. Bu 2 bin dükkanda en az 2 kişi çalışsa, günlük en az 4 kişi gelse orada büyük bir trafik sirkülasyonu oluşur. Küçük sanayi sitelerinin hepsini aynı yere taşımak zorunda değiliz. Kentle birebir kısa sürede ilişkisi olanları yakın bölgelere, kentle sürekli ilişkisi olmayan misalen iş makinesi, kamyon kasası yapımı gibi faaliyetleri daha uzak bölgelere yerleştirebiliriz. Bir araç farı değişimi, fren, kaporta bakımı gibi işler için her gün sanayiye giden araçlar olur fakat kamyon kasası yapımı, iş makinesi bakımı her gün olan faaliyetler değildir. Böyle bir sınıflandırma yapılabilir. Bu sınıflandırmaya göre de alanlar seçilebilir.
Biz Büyükşehir Belediyesi’ne verdiğimiz değerlendirme raporunda alternatif alanlar gösterdik, konuyla ilgili tekrar çalışılmasını önerdik. Sadece Ortahisar için değil kentsel bölgeye dahil olan Akçaabat ve Yomra’nın da projeye katılarak çalışılmasını önerdik. Çünkü bizim küçük sanayi sitelerimiz sadece Ortahisar’a hizmet etmiyor, hinterlandı ilçelere hatta komşu ilçelere kadar yayılıyor. Çağlayan bölgesinde kömürcülerin kaldırılacağı alan kullanılabilir, Viranköy’deki 300-400 dönümlük atıl alan kullanılabilir. 5-6 ayrı alternatif söyledik ama ne düşünülüyorsa Düzyurt bölgesinde ısrar ediliyor.”
‘MAHKEME KARARLARINA UYULMUYOR, BÜYÜKŞEHİR MANİPÜLE EDİYOR’
Düzyurt bölgesiyle ilgili kazanılan iki davanın dışında süren iki davanın da olduğunu kaydeden Şen, Büyükşehir Belediyesi’ni mahkeme kararlarına uymaya davet etti. “Hiç kimse mahkeme kararının üstünde olamaz. Hukuk kararını beğenmezsiniz, itiraz edersiniz fakat buna uymak zorundasınız” diyen Şen, devam eden davalardan olumsuz karar beklediğini söyledi.
Şen, “Büyükşehir Belediyesi mahkeme kararı üzerinden insanları manipüle ediyor. Mahkeme kararındaki tarımsal toprak kaybı ifadesinin sadece kentsel yerleşme için geçerli olduğunu, küçük sanayi alanları için geçerli olmadığını söylüyorlar. Bu doğru değil, bakanlık da bunu ifade ediyor. Küçük sanayi alanları da kentsel yerleşim alanlarına dahildir. Dolayısyla mahkeme onların hepsini iptal etmiştir. Mahkeme kararı yorum yapılabilecek bir ifade içermiyor. Herkes hukuk kararını yerine getirmek zorunda” dedi.
‘ORTAHİSAR BELEDİYESİ BU İŞİN GÖBEĞİNDE’
Ortahisar Belediyesi’nin konuyla ilgili sorumlu olmadığı açıklamasının da gerçeği yansıtmadığını kaydeden Şen, “Ortahisar Belediyesi konuyla ilgili bir alakamız yok diyor da acaba Ortahisar Belediyesi Nevşehir ilinin Ortahisar Belediyesi mi? Düzyurt Mahallesi Ortahisar sınırları içerisinde. Bu sanayi planlarının 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarını Ortahisar Belediyesi kendi meclisinde onayladı. Ortahisar Belediyesi direkt bu işin göbeğinde. Kendilerini bu konudan sıyırmasınlar. Büyükşehir Belediyesi ne kadar bu işin içinde ve hatalıysa Ortahisar Belediyesi de o kadar içinde ve hatalıdır. Ortahisar Belediyesi’nin mevcut yönetiminin de bölgeyle ilgili onayladığı bir plan var. Sanayi projesi yapılırsa oraya ruhsat verecek olan, temizliğini yapacak olan Ortahisar Belediyesi’dir” ifadelerini kullandı.